Sigara içmenin zararlı olduğunu artık herkes biliyor. Ama asıl tehlike, sigara içmeyen kişilerin de bu zarara farkında olmadan maruz kalması. Buna “pasif içicilik” ya da “ikinci el sigara dumanı” deniyor. En savunmasız grup ise çocuklar ve ergenler. Çünkü onların vücutları hâlâ gelişiyor ve sigara dumanındaki kimyasallar, büyüme dönemlerinde ciddi hasarlara yol açabiliyor.
Peki son 20 yılda bu konuda bir ilerleme oldu mu? Çocuklar daha az sigara dumanına mı maruz kalıyor? Bu yazıda, ABD’de 1999 ile 2020 yılları arasında yapılan büyük bir araştırmadan elde edilen verilerle bu soruların cevaplarını veriyoruz. Özellikle çocukların sağlığına önem veren aileler için rehber niteliğinde bir içerik hazırladık.
Kotinin Nedir, Neden Önemlidir?
Kotinin, nikotinin vücutta parçalanmasıyla oluşan bir maddedir. Bir kişi ne kadar sigara dumanına maruz kalırsa, vücudundaki kotinin seviyesi de o kadar yükselir. Doktorlar, pasif içiciliği değerlendirmek için genellikle kandaki veya idrardaki kotinin miktarını ölçerler.
Bu nedenle kotinin, çocukların ve gençlerin sigara dumanına ne ölçüde maruz kaldığını tespit etmek için en güvenilir yöntemlerden biridir.
1999’dan 2020’ye Ne Değişti?
ABD’de yapılan araştırmalara göre, çocuklar ve ergenlerin kotinin seviyeleri zamanla azaldı. Bu da pasif içicilik oranlarının genel olarak düştüğünü gösteriyor. Ortalama kotinin seviyesi 1999’da 11.47 ng/ml iken, 2020’de bu rakam 6.17 ng/ml’ye geriledi.
Yani evet, pasif içicilik azalmış görünüyor. Ancak bu durum herkes için geçerli değil. Bazı çocuklar ve gençler hâlâ yüksek risk altında.
Kimler Daha Fazla Risk Altında?
Yaş Büyüdükçe Risk Artıyor
16-19 yaş arası gençler, 6-9 yaş grubuna göre çok daha fazla sigara dumanına maruz kalıyor. Ergenler daha fazla dış ortamda bulunuyor, arkadaş çevreleri daha geniş oluyor ve sigara içilen ortamlarda daha çok zaman geçiriyorlar. Bu da kotinin seviyelerini artırıyor.
Geliri Düşük Ailelerde Durum Daha Ciddi
Araştırmalar, ekonomik durumu kötü olan ailelerdeki çocukların daha yüksek kotinin seviyelerine sahip olduğunu gösteriyor. Geliri düşük olan hanelerde sigara içme oranı daha fazla, evler daha küçük ve havalandırma koşulları yetersiz olabiliyor.
Erkekler Daha Çok Etkileniyor
İstatistiklere göre erkek ergenlerin kotinin seviyeleri, kızlara göre daha yüksek. Bu farkın nedeni tam olarak bilinmese de, erkeklerin daha fazla riskli ortamlarda vakit geçirdiği düşünülüyor.

Pasif İçicilik Ne Gibi Zararlar Verir?
- Akciğer gelişimini yavaşlatır.
 - Astım ve bronşit gibi solunum yolu hastalıklarının riskini artırır.
 - Kalp sağlığını olumsuz etkiler.
 - Bağışıklık sistemini zayıflatabilir.
 
Bu etkiler, çocuklukta başlayıp yetişkinlikte de devam edebilir. Özellikle erken yaşta maruziyet, uzun vadede kalp krizi ve felç riskini bile artırabilir.
Peki Ne Yapılabilir?
Bu sorunun tek bir çözümü yok, çünkü birçok katmanda ele alınması gerekiyor. “Sosyal Ekolojik Model” denilen bir yaklaşıma göre, bir çocuğun pasif içicilikten korunması sadece anne-babanın değil, okulun, mahallenin ve devletin de sorumluluğunda.
İşte bazı öneriler:
- Aileler: Evde ve araçta asla sigara içmeyin. Dumanı balkona veya pencere kenarına yönlendirmek çözüm değildir.
 - Okullar: Tütün karşıtı bilinçlendirme programları düzenlemeli.
 - Devlet: Gelir düzeyi düşük bölgelerde sigara bırakma destek hizmetleri yaygınlaştırılmalı.
 - Toplum: Parklar ve oyun alanları gibi çocukların bulunduğu yerlerde sigara içilmesi yasaklanmalı.
 
Eşitlik İçin Harekete Geçmeliyiz
Son 20 yılda çocukların sigara dumanına maruz kalması azaldı ama bu gelişme tüm gruplara eşit şekilde yansımadı. Özellikle düşük gelirli ailelerin çocukları ve ergenler, hâlâ büyük risk altında. Bu nedenle, tütünle mücadelede hedefli ve bilinçli adımlar atmak şart. Bilimsel verilerle hareket ederek çocuklarımızın geleceğini korumak elimizde.
Bu yazıyı beğendiyseniz, Sağlık kategorimizde veya Ana sayfamızda yer alan diğer içeriklere de göz atabilirsiniz.
Unutmayın, çocuklar sigara içmez. Ama dumanından en çok onlar zarar görür.
Araştırma kaynağı: Trends of cotinine and secondhand smoke exposure rates in children and adolescent aged 6–19 years: Impact of race and socioeconomic factors over two decades (ScienceDirect)





